Behiye Malkoç ile her Salı sabahı 8’de Julia Cameron’un sabah sayfalarını yazıyoruz ve sonunda da bir kaç altı dakika yazısıyla çalışmayı kapatıp hayatın akışına katılmak için ayrılıyoruz.

Giriş
Accessing this course requires a login, please enter your credentials below!
Altı Dakika: Bir kaplumbağa kabuğuna sığabilir miyim? Sığarım elbette. Böylece evimi sırtımda taşır; dilediğim gibi dünyayı gezerim. Birçok insanla tanışır yeni dostlar edinirim. Görmek istediğim her yeri görür, canımın istediği yerde konaklarım. Çocukken kurduğum hayallerin içinde kaplumbağa gibi evimi sırtımda taşımak da vardı. Yatağa uzanır, annemin bütün çağrılarını yanıtsız bırakır hayaller ülkesinde gezerdim. Hayal gücü güçlü bir çocuktum ben. Hayali arkadaşlarım vardı. Odamdan saatlerce çıkmadan bu hayali arkadaşlarımla oynardım. Annem içine kapalı bir çocuk olmamdan şikâyet ederdi. “İki laf etmeden oturuyor; kendi dünyasından çıkaramadım bu kızı,” diye şikâyetlerindi. Bense onun bütün sızlanmalarına karşı hiç kendimi bozmaz; kendi dünyamda yaşayıp giderdim.… Devamını oku »
Altı dakika yazısı olmasına rağmen bir ilk gençlik romanının giriş sayfalarını okuyormuşum hissini uyandırdı bende Yurdagül satırlarınız. Soru, cevabı ve açıklaması müteselsilen gelmiş ve hoş olmuş bence. “Hayal gücü güçlü bir çocuktum ben.” Vaatkâr bir cümle. Arkasını merak ediyor insan. Katmanlı pek çok şeye evrilebilecek nitelikte. (Hayal gücü güçlü dememenizi öneririm ama, iki güç arka arkaya olmamış. Hayal gücü geniş geniş daha ziyade. Gücünü hayallerinin enginliğinden… mesela. 🙂 ) “Kendimi bozmaz” ifadesi de enteresan geldi bana. Hissini adlandıramadım. Düşündüm sadece kendini bozmak üzerine. (İstifimi mi derdim ben yazsam bu yazıyı, evet sanırım öyle yapardım.) Bazen hayal arkadaşlarımla bahçeye çıkardık cümleniz… Devamını oku »
Evini sırtında taşımak bu ifade bana çok dokundu tum kadinlarin evlerini aslinda hep sırtında taşidıklarini hissettirdi.Emeginize saglik
ÇOK SAMİMİ BİR YAZI OLMUŞ. bİr oKUYUCU olarak beni kendi çocukluğuma sürükledi. Çok oyun oynardık mahellemizde, bir grup çocuktuk.Evimiz sokaktı adeta.. Bitmez enerjilerimizle akşam ezanına kadar oynardık…