Ay’a Sordum: Nuray Narbay – Cenaze
Adının bahsi geçen konular yok artık hakkında. Ardından akıtılan onca laf hepi topu üç beş cümleyi geçmez. Nasıllığı, iyimiliği de eklenince görüyoruz ki söylenecekler listesi tamamlandı ardından.
Bir nevi merhumu nasıl bilirdiniz. Hep bir ağızdan “ iyi bilirdik “diye bağıramıyoruz bile. İnsan kendi cenazesinde çok da iyi olmadığını biliyor iken gerçekten dürüst olabiliyor nihayet, görüyoruz. Bir iki çatlak ses çıkmıyor değil. “ Aa ölen biz miyiz “ diye. Farkında değil, hala eğleniyoruz zannediyor zar.
Eğlence bitti arkadaşlar, küsecek, darılacak, ağlayacak bir şey yok. Artık büyüme vakti, incecik bedenlerimizi, şişirilmiş bilmem nerelerimizi, en şahane hallerimizi, doymayan gözümüzü, bugün burada gömüyoruz sonunda.
Arkasından acı bir şerbet bile dağıtacak yüz bile bırakmadık. Kimine fazla gelebilir bu sözler, kendimi oraya boylu boyunca uzatılandan ayrı tuttuğum sakın zannedilmesin. Kolay olurdu o zaman, en azından bir çoğumuz için iş.
Nefsine pervane kuşların patır patır döküldüğü bugünlerde belkide ilk defa sıfırdan bire doğru yol alabiliriz semada. Yaptığının sorumluluğunu sırtlanamayan bir sırtlan olmaktan, yediğinin bedelini ödeyen Aslan’a.
Bu birbiri içinde dönen feleklerin, bir gün gelip de bizide aynasına çevirmeyeceğini varsayarak ve hatta umursamayarak kurduysak bu savsak oyunu, demektir ki,o akislede anca bu cenazeyle göz göze gelebilirdik.
İnsanlığın bunca savaşta, kendi türünü öldürerek, bunca hırsla, yaşadığı yuvasını hiç durmadan tahrip ederek, kibriyle, kendini bütün yaratılmış canların efendisi olduğunu zannederek sürdüğü sefanın, insan olamayarak geçirdiği kendisine verilmiş sürenin sonuna gelmiş bulunuyoruz.
Kılınan namaz, ölmüş ve hatta hiç var olamamış insanlığındır, ki bu, ilk yetimimizin hakkında, tecavüzcümüzün arzusunda, açlıktan ağzı kokan bebeğin resmine bakan ve hala yaşamına tamda kaldığı yerden devam edenimizin umursamayan kalbinde, sen ben kavgamızda, kıskançlığımızda, şükür edemeyenimizin dilinde, kendi yarattığı paraya tapanlarımızın hırslarında olmuştur.
İnsanın kendi habis halinin sonucudur şu an tam da yankılanan. Ama herşeye rağmen hala var bir umut.Doğduğundaki masumiyetine sarılacak yine insan.Yeni bir insan,yeni bir ruh,yeni bir toplum, bu yepyeni,pırıl pırıl gelen ruhların yolculuğudur.
Cenaze namazını müteakip, doğum mevlidimiz var, ister farkında olalım, ister olmayalım yeni bir çağ başlamıştır, duyurulur…