Yalnızlık
Soğuk içine işler ya insanın, ne kadar giyinsen de ısınamazsın bir türlü. Ayaklarında kalın çoraplar, içinde yün fanila olsun fark etmez. Bir türlü ısınamazsın. İlla ki bir yerlerin ürperir. Korku gibi… Tam olarak nerede hissettiğini bilemediğin, tarif edemediğin bir şey.
Yalnızlık da öyle… Hissedersin… İçinde gibidir ama içinin neresinde olduğunu bilemezsin. Karnındaki gaz gibi bazen, ya da boğazında bir düğüm… İçinden çıkarıp atsan kurtulacakmışsın da nasıl çıkaracağını bilemiyorsun gibi. Su içersin geçmez, öksürürsün çıkmaz. İçinde kıpırdanır durur, bir türlü sana rahat vermez. Yalnızlık böyledir işte. Kapı çalsın istersin çalmaz. Telefona bakar durursun, kimse aramaz. Evin içi sessiz, odalar, duvarlar, kapılar, hepsi kendi alemindedir. Sana seslenen, seni çağıran bir ses olsun istersin. Ama adını söyleyecek kimse yoktur.
Oysa birisi çalsa kapını ‘bir kahveni içmeye geldim’ dese, kapıdan içeri atıverse ayağını. Davetsiz, çat kapı…
Ya da telefon etse eskilerden biri ‘ne zamandır konuşmadık bir sesini duyayım istedim’ dese. O sorsa sen anlatsan, o anlatsa sen dinlesen.
Bir tanıdık ses duysan koridordan mesela ‘hadi gel yemek hazır’ diye çağırsa seni. Küçük bir mutfak masasında bir lezzeti paylaşsanız.
Beklersin.
İstersin.
Dinlersin.
Bir gün, iki gün, üç gün… O kadar uzun gelir ki günler. Zaman geçmek bilmez. O saat ilerlemez bir türlü. Saatin pili bitti de durdu sanırsın. O kadar geçmez zaman.
Olmayan sesler duymaya başladıysan fena. İşte o kadar beklememeli yalnız olan. Yalnız kalan. Belki de yalnız bırakılan. Çıkıp komşunun kapısını çalmalı. ‘Sıcak su torbanız varsa ödünç alabilir miyim?’ diye sormalı mesela.
Ya da uzun zamandır konuşmadığın birine telefon etmeli, aynı cümleyi tersten kurarak. Belki o da bekliyordur telefonun çalmasını, tıpkı diğer tüm yalnızlar gibi. İki taraf da kurtulur işte beklemekten.
Peki ya mutfaktan beklenen davet? O ne olacak? Ondan kolay ne var? Kendin hazırlayacaksın yemeğini, birini davet etmişsin gibi ama. Özenerek kurulan, peçeteli, belki de kadehli bir sofra. Varsın tek kişilik olsun. En kıymetli misafirin kendin ol o gün, ne var? Kim ne diyebilir?
Aralık 2023
Ne güzel bir yalnızlık anlatısı, tesadüfen gördüm, öyle sağa sola bakınırken sitede, sağ alt köşede “Yalnızlık” ilginç geldi, çok sevdim okurken, ellerine sağlık.
Bir de şöyle bir şey geldi aklıma, herkes var ama yalnızsın ve de bunu senden başka kimse bilmiyor, o bayağı ağır bir konu belki de? Yazasım geldi bir ara. Sevgiler,
Teşekkür ederim.